Vatanımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizin Şehitler Günü’nü onurla yâd ettiğimiz bugünde, tarihi şan ve şerefle dolu milletimizin eşi benzeri olmayan bir kahramanlık destanı yazarak elde ettiği Çanakkale Zaferi'nin 106. Yıldönümünü kutlamanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.
19 Şubat 1915 tarihinde başlayan, vatanın, milletin bekası için topyekûn, tek vücut tek yürek mücadele verdiğimiz Çanakkale Savaşı, tüm zorluklara rağmen azim, kararlılık ve mücadeleci ruh ile zaferle sonuçlanmış, adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır.
Yokluk içerisinde bir milletin topyekûn direnişini sergileyen Çanakkale, dün olduğu gibi bugünde ülkemizin geleceği için unutulmaması gereken bir ders bir mirastır. Bu öyle bir mirastır ki Akif de “Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? 'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın!” dizelerinde tarihe sığmayacak bir zafer olduğunu vurgulamıştır.
Bugün göklerde bayrağımız dalgalanıyorsa, yaşadığımız topraklara vatan diyebiliyorsak hepsi “Bir hilal uğruna batan güneşlerin” sayesindedir. Onlar ki vatanımızın ve milletimizin bekası uğruna kendi canlarını her şeyden öte tutmuştur. Bizler de bir vatana sahip olmanın çok büyük bir nimet olduğunu, şanlı ecdadımızı, Çanakkale’nin bize hatırlattığı değerleri ve ortaya koyduğu manaları her daim bilerek bu vatanı imanla sevmeye devam edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle; Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Çanakkale de ve vatan müdafaasında şehadet mertebesine erişen tüm şehitlerimize rahmet diliyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Hayatta olan kahraman gazilerimize de şükranlarımı iletiyorum.