Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Kutluca, ‘‘Samsun’un Atakum ilçesinde meydana gelen olayda maalesef PDR mezunu bir gencimiz, KYK yurdunun üst katından atlayarak kendi canına kıydı. Olaya ilişkin soruşturma sürse de gencimizden geriye ailesinin acısı kaldı’’ dedi.
Saadet Partisi Genel Merkez Gençlik Kolları Bölgesel İl Başkanları Toplantısı Samsun’da gerçekleştirildi. Toplantıya Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Kutluca, 5. Bölge Başkanı Necmettin Tokgöz, Bölge Sekreteri Muhammed Samed Lacivert, Samsun Gençlik Kolları Başkanı Abdullah Altungeyik ve İl Başkanları katıldı.
SOKAKLARDA SUÇLULAR KOL GEZİYOR
Parti il binasında gerçekleştirdiği basın açıklamasında ülke ve dünya genelinde yaşanan kaosa dikkat çeken Mehmet Emin Kutluca, ‘‘Maalesef ülke ve dünya olarak oldukça zor günlerden geçmekteyiz. Filistinde yaşanan vahşet artık olağan bir hal almış, hepimiz ambargo ve bombalarla mücadele eden şerefli bir direnişin kayıplarına alışmışken; ülkemizde de art arda acı haberlerle sarsılmış durumdayız. İlk olarak geçtiğimiz ay uzunca bir süre kamuoyunu meşgul eden ve katil zanlılarının halen kesin olarak tespit edilemediği Narin kızımızın trajik kaybını yaşadık. Olaya ilişkin birçok iddia mevcut olsa da kesin olan tek şey Narin kızımıza sahip çıkamayışımız oldu. Ülke olarak acı haberleri okumaya aşina olduğumuz şu günlerde bir diğer acı haber de Tekirdağ’dan geldi. Daha henüz 2 yaşında olan Sıla Bebek yaşamış olduğu işkence ve taciz sonrası hastanede hayatını kaybetti. Bu kötü haberlere üzülmeye koyulmuş büyük bir arzu ile adalet isterken son olarak geçtiğimiz günlerde İstanbul’dan gelen haberle kahrolmuş durumdayız. İstanbul Fatih’te hayatlarının baharınca 2 genç kızımız Ayşenur ve İkbal canice bir vahşetin kurbanı olarak vefat ettiler. Bu trajik kayıptan ise geriye bolca acı ile katilinin ardında bıraktığı kayıtlar ve beraberinde birçok yeni soru işareti kaldı. Artık sokaklarımıza baktığımızda suçlular kol geziyor. Yine İstanbul’un en işlek caddesinde akşam vakti iki şehir eşkıyası bir kadına tecavüze yeltendi. Ancak gördük ki aynı kişiler ifadesi alınıp serbest bırakıldı. Geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz Polis Memurumuz Şeyda Yılmaz’ı şehit eden caninin ise 26 adet suç dosyası olduğu ortaya çıktı. Tüm katalog suçları işleyen bu şahıs da daha önce sayısız kez serbest bırakılmış’’ ifadelerini kullandı.
CEZASIZLIK ALGISI SUÇLULARI PERVASIZLAŞTIRMAKTA
2024 Türkiye’sinde artık gaspın, tacizin, şantajın, işkencenin bir karşılığı olmadığını söyleyen Kutluca, ‘‘Darmadağın olan bu adalet mekanizması ilk önce emniyeti ve sonra da sokakların güvenliğini ortadan kaldırdı. Emniyet birimlerinin yakaladığını, mahkemeler serbest bırakır hale geldi. Bugün dışarıda kolluk kuvvetlerinden çok sicil kaydı arşa ulaşmış kriminal caniler var. İktidar bozduğu sistemi yamalı bohça gibi toparlamaya çalışıyor. İçişleri Bakanlığı her gün çete operasyonları düzenliyor, fakat aynı çeteler ertesi gün serbest kalıyor. Bugün organize suçlarda Avrupa lideri konumundayız. Suç çeteleri ve devlet çalışanları adeta iç içe geçmiş durumda. Gençlerimiz iktidarın acizliğinden dolayı uyuşturucuya, suça ve kötülüğe sürükleniyor. AK Parti’nin iktidara geldiği yıl doğan çocuklar, bugün üniversite mezunu oldu, askerlik vazifesini bitirdiler ve yuva kurmaya başladılar. Bunun yanında maalesef onbinlerce genç kardeşimiz suça bulaşmış durumda. Maalesef eğitim sistemimiz gençlerimize ahlâkı, erdemi, iyiliği, empati duygusunu aşılayamamış; tam tersi Discord kanallarında ahlaksızlığa itmiştir. Maalesef adalet sistemimiz adeta masumu değil, suçluları salıvermek üzerine evrilmiş durumda. Suçlular toplumdaki bu cezasızlık algısı karşısında her geçen gün daha da pervasızlaşmakta; vatandaşlarımız ise her geçen gün kendisini daha da emniyetsiz hissetmektedir.’’ şeklinde konuştu.
ADALET SİSTEMİ ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI
Parça pinçik edilmiş İnfaz rejiminde etkin ve radikal değişiklikler yapılması çağrısında bulunan Kutluca, şunları kaydetti; ‘‘ֲİktidarı uyarıyoruz; artık bıçak kemiğe dayandı. Kadınlarımız ve çocuklarımız adeta sıradaki biz miyiz korkusu ile yaşamaya çalışıyor. Evden çıkan vatandaşımız ne sokakta yürürken rahat ne de akşam eve dönebileceğinden emin değil. Gece veya gündüz fark etmeksizin şiddete muhatap olunmaktadır. Şehirlerimiz cinnete, kaosa, anarşiye ve şiddete teslim edilemez. Türkiye’nin hak ettiği yönetim bu değildir. Yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizi çıkmaz sokaklara emanet edemeyiz. Bugünden tezi yok ilk önce “Adalet Sistemimiz” üzerine düşeni yapmalıdır. Yetkililere çağrıda bulunuyoruz; sizler suçluların değil, masumların can ve mal güvenliğinin sağlamakla mükellefsiniz. Bugünkü haliyle suçluları ödüllendirme anlayışından vazgeçin. Parça pinçik edilmiş İnfaz rejiminde etkin ve radikal değişiklikler yapın. Gündüz kuşağı programlarıyla toplumu zehirleyen yayınlara son verin. Gençlerimizi zehirleyen, toplumu suça teşvik eden dizilerin kaldırılmasını sağlayın. Hiç şüphesiz yaşadığımız bu trajik olayların en temelinde insanımızın geçim problemi yer almaktadır. AK Parti Türkiye’sinin değişmeyen tek gündemi olan geçim sıkıntısı Gençlerimizi, Yaşlılarımızı, Kadınlarımızı ve Aile Babalarımızı yoksulluğa sürüklüyor; insanımız adeta hayatta kalma mücadelesi veriyor. Bu ise psikolojik bunalımları tetikliyor; toplumumuz büyük bir buhran içerisinde travmalar yaşıyor. Bilinmelidir ki ekonomik gelişmişliği, refahı, sosyal adaleti sağlarsanız, toplumu yaşadığı bu buhrandan kurtarırsanız; insanımız normalleşecek ve bu tip olaylar geride bırakılacaktır. Hak eden cezasını aldığında ise insanımız özüne dönecektir.’’