Her Gün 30 Bin Tuğla Taşıyorlar

Trabzon'dan her gün kilometrelerce yol katederek tuğla taşımaya giden iki kadın, kazandıkları parayla aile ekonomilerine katkıda bulunuyor.

Beşikdüzü ilçesinde ikamet eden Hülya Dadandı ve Emine Dilli, Rize, Trabzon, Giresun ve Ordu'nun farklı ilçelerinde tuğla taşıma işi yapıyor. Çalışkanlıkları dolayısıyla iş yerlerinin çalıştırmakta tercih ettiği kadınlar, bir günde yaklaşık 30 bin tuğlayı indirip yükleyebiliyor.

Karadeniz'in çalışkan kadınları Dadandı ve Dilli, ekmeklerini adeta taştan çıkarıyor.

İki çocuk annesi 38 yaşındaki Dadandı, aile bütçesine katkıda bulunmak için 14 yıldır tuğla taşıma işi yaptığını söyledi.

Bu işi tuğla taşıyan kendisinden yaşça büyük arkadaşlarından öğrendiğini anlatan Dadandı, birçok kadının bölgede tuğla taşımaya devam ettiğini vurguladı.

Dadandı, Rize, Trabzon, Giresun ve Ordu'daki iş yerleri ile tuğla fabrikalarının kendilerini sürekli işe çağırdığını belirterek, "Günde en fazla üç arabadaki tuğlaları taşıyabiliyoruz. Tane işi çalışıyoruz ve araçtaki adede göre ücretini alıyoruz. Arıyorlar geliyoruz, taşıyıp tekrar Beşikdüzü'ne gidiyoruz. Bazen dolmuşla, bazen iş yerinin araçlarıyla ulaşımı sağlıyoruz." dedi.

 İşin zor olduğunu ancak zorluğa alıştıklarını ifade eden Dadandı, tuğla taşıdıktan sonra, kol ağrısı, sinir sıkışması gibi zorluklar yaşadıklarını kaydetti.

- "SONUÇTA KARADENİZ KADINIYIZ"

Dadandı, isteyen her kadının bu işi yapabileceğini dile getirerek, "Bizim de çok güçlü olduğumuz söylenmez ama sonuçta Karadeniz kadınıyız. Farklı bölgelerde bazıları şaşırıyor ama genel olarak alıştılar." diye konuştu.

Aynı işi yapan iki çocuk annesi 43 yaşındaki Emine Dilli ise 6 yıldır tuğla taşıdığını ifade ederek, "Baktım ki bir gün arkadaşlarım tuğla taşıyor, 'ben de çalışayım mı' dedim, onlar da 'çalışabilirsin' deyince bu işe adım attım. 'Bu erkek işi' diyorlar ancak günümüzde artık 'kadın işi, erkek işi' diye bir ayrım yok, herkes her işi yapabiliyor." dedi.

- KAZANDIĞI PARAYLA EV TAKSİDİ ÖDÜYOR

Dilli, çalışmayacakları, boş kalacakları bir günün olmadığına değinerek, şöyle devam etti: "Bizim bazen işe gidesimiz gelmiyor, o kadar iş oluyor ki artık yoruluyoruz. İşin stresi oluyor ama taşımaya başladığımızda, eve geri dönmeyi, ailemin beklediğini düşündüğümüzde çabucak işi bitirip eve dönmeyi istiyoruz, hızlı bir şekilde taşıma işlemi bitiyor. Yoruculuğu var ancak ailem için yaptığımdan bunu çok hissetmiyorum."

Dilli, kazandığı paranın tatminkar olduğunu ifade ederek, bununla yeni satın aldığı evinin taksitlerini ödediğini dile getirdi.